İş’te Verimlilik Bilmecesi
Verimlilik ve Yaşam Düzeyi
İş dünyasında verimlilik esastır. Verimli çalışmayan hiçbir kurum ayakta kalamaz. Verimli olmayan işçinin de işi olmaz. Verimlilik birçok etkene bağlı olan husustur. İşletmeyi açan kişi ya da kişilerin tesisin işleyişiyle ilgili her şeyi bilmeleri elbette ki beklenemez. Ancak, doğru personel seçimi yapmaları beklenir. Verimlilik elde etmek isteyen işletmelerde duygusal, kişisel tercihlere göre eleman seçimi yapılmaz. Bir kişinin işe uygun olup olmadığını belirlemek için gerekli olan yazılı, sözlü, iş deneyimi, uygulama örnekleri vb. uygulanır. Deneme süreci içinde başarılı olamayan gerekli verim alınamayan kişilerin işine son verilir.
En Yüksek Düzeyde Verimlilik
Doruk Performans
Bir kişinin mesleğinde en yüksek düzeyde verimliliği yakalayabilmesi için işini Dünya’nın her yerinde yapabilecek düzeyde bilmesi şarttır.
Her zaman gelişim ve değişime açık olmak, sürekli kendini geliştirmek noktasında istekli olmak, yaptığı işten keyif almayı ve doruk performansa ulaşmayı sağlar.
Kişinin kendine olan “Öz güveni” tam olmalıdır. İş yerinde ve arkadaşları arasındaki rekabet ortamlarında kendi başarısını, verimliliğini aşağıya çekecek söylemlere karşı “Sağır Kurbağa” olmalıdır.
Her işe başladığında: Güçlendirici Sorular;
“Bu işi nasıl daha farklı yapabilirim?”
“Nasıl daha kısa zamanda aynı kalitede iş çıkarabilirim?”
“Nasıl fark yaratabilirim, hem kendimi hem de işletmemin vizyonunu nasıl gerçekleştirebilirim?” soruları kişinin ihtiyacı olan “Tutku” yakıtını ateşler.
Karanlıkta Göz Kırpmak
Yarım bilgili, kendini gelişim ve değişime kapatmış, mensubu olduğu sektörün içinde ve dünyadaki değişimlerden “bi” haber, kıskanç davranış kalıpları sergileyen, katı ve öz değerden yoksun olan işçiler hem kendilerine hem de iş yerlerine karşı zararlıdır.
Bu nedenle tüm bireyler olarak yaşam yolculuğunda yapacağımız mesleği en üst düzeyde öğrenmek ana hedeflerimiz arasında olmalıdır.
Ben Olsam Kendimi İşe Alır Mıydım?
Bu soruya cevabınız “Evet”se tebrikler. Hayırsa; o zaman neleri değiştirmeniz gerekiyor? Neleri farklı yaparsanız aldığınız sonuçların değişmesini sağlayabilirsiniz?
Hak ettiği ve adaletli dağıtımla ücret alan işçiler işini severek yapar. Sık sık iş değişikliği yapmaz.
İş yerinde saygı, sevgi, yeterli ilgi gören işçiler içsel olarak mutlu ve huzurlu olurlar. Çalıştıkları işletmeye olan güven duyguları artar. Kişinin kendine ve çalıştığı işletmeye güvenmesi daha verimli olmasını sağlar.
Yapılan araştırmaların sonucunda işletmelerde işçiye ödenen ücret ile verimlilik arasında doğru orantı vardır.
İşletmeler çalışan işçiden yüksek verim almayı hedefliyorsa;
– Çalışanlarına önem vermek zorundadır. İşçilerin köle, robot gibi görülmesi performansı düşürür.
– İşçilerin işletmeye güvenmesi sağlanmalıdır. Kişilerin korku ve baskı taşımadan işlerine odaklanması sağlanmalıdır.
– İşletmedeki çalışan işçileri ilgilendiren “Belirsizlik”, “Kararsızlık”, “Söylenti” vb. varsa bunlar çok hızlı bir şekilde hemen netleştirilmelidir.
Etkin İletişim=Verimlilik: İşletmedeki yetkili kişiler ile işçiler arasındaki iletişim ve koordinasyonun tam olması yüksek verimliliğin temelidir. Bu nedenle;
İşçilerin yeterli düzeye gelmelerini sağlamak için “Etkin İletişim”, “Doğru Dinleme” “Sorun Çözme”, “Sorumluluk Alma”, “Kendini İşletmeyle Bütün Hissetme”, “Zaman Kullanımı”, “Stres Yönetimi”, “Duyguların Yönetilmesi” vb. gibi temel konularda gerekli eğitimin verilmesi esastır.
İşletmedeki çalışan her işçi kendi görevinin tam olarak “Ne” olduğunu, kendisinden nelerin beklendiğini açıkça bilmelidir. Sorumsuzluk beraberinde verimsizliği getirir.
Verimliliği Artırıcı Bir İş Etüdü Uygulaması: Etkin, doruk performansa çıkaran, verimliliği artıran iş etüdü uygulaması dört aşamadan oluşur.
İşin çok açık bir şekilde tanımlanması
İşin en ekonomik biçimde yapılması “normal” ve “standart” zaman
İşin yapılabilmesi için işçide bulunması gereken bedensel, zihinsel ve ruhsal niteliklerin belirlenmesi
İşçilerin yetki ve sorumluklarının belirlenmesi
Dikkat Veriminiz Düşer…
İşçilerin Verimini Düşüren Nedenler
Bugüne kadar yaptığımız değerlendirme ve eğitimlerin sonucunda verimliliğin düşmesine neden olan etmenleri şöyle sıralayabiliriz.
- İşçilerin temel hakkı olan “izin hakkının” kısıtlanması, kişiye göre davranış sergilenmesi, çifte standart uygulamaları
- İşçiler arasındaki ücretin yeterli olmaması, ücret farklılıklarındaki eşitsizlik
- İşletmenin içinde bulunduğu durum, gelecek kaygısı, işini kaybetme korkusu
- Çalışma şartlarının “insan sağlığına” zarar verecek özellikler taşıması
- Yönetim ile işçilerin arasındaki “iletişimsizlik sendromları” baskıcı tutum
- Sürekli olarak “işten çıkarılma ile” tehdit, aylıktan kesme uygulamaları
- İşçiler arasındaki “görev – statü” belirsizliği kim neyi yapacak? Kim nerede ve nasıl bir yetkiye sahip?
- İşçilerin yetiştirilmesi, eğitilmesi konusunda yönetimin sorumsuz davranması
- Belli aralıklarda hedef gösterilmemesi, takdir edilmemesi, motive edici yaklaşım kalıplarından uzak davranış kalıplarının uygulanması işçilerin işletmeye olan bakışlarını ve verimlilik oranlarını olumsuz etkilemektedir.
“İş dünyasında uygun adım yürüyen bir ekibin kurulması bir lüks değil gerekliliktir.”